26 Aralık 2014 Cuma

Uyku Apnesi Nedir, Riskleri Nelerdir

Uyku apnesi problemini araştırdık, ortaya çıkan sonuçlardan sizler için bir yazı derledik. Yazımızda uyku apnesi risklerinden nedenlerinden ve nasıl ortaya çıktığından bahsedeceğiz. İyi okumalar dileriz. 


Uyku Apnesi Nedir 





Uyku apnesi, uyku sırasında oluşan solunum duraklamalarıdır. Yalnız bu hastalıkta sadece solunum durması değil, azalması (hipopne) de neden olabilir. Uyku apnesi iki nedenle olabilir; santral ve obstrüktif.Santral(merkezi) nedeniyle oluştuğunda solunum çabası yoktur.Yani beyin solunum kaslarını uyarmaz. Bu durum daha çok ilaç zehirlenmelerinde ve beyin hasarlarında olur ve uyku apnesinde tek başına bir neden olması çok nadirdir.
Obstrüktif (engelleyici) apnede ise soluk alma sırasında üst hava yollarında olan fiziksel bir engel vardır. Uyku apnesinin daha sık bir nedenidir. Bu durumda beyin vücuda nefes alması için emir verir, diyafram ve diğer solunum kasları bu emre cevap verir ama üst solunum yollarında bunu engelleyen bir bariyer vardır. Ağzın içinde sadece dil yoktur. Küçük dil, yumuşak damağın merkezinden aşağı doğru sarkan bir et parçası (uvula) vardır.Bütün bu organların yerinde ve doğru olarak çalışmasını sağlayan, dilin ve küçük dilin tabanına yerleşmiş olan yumuşak damağın kasları gevşer ve sarkarak hava yolunu tıkar.Bu durum, nefes almayı zorlaştırır ve solunumun gürültülü hale gelmesine sebep olur.
Solunum periyodik olarak durduğu zaman, bu hali dışarıdan dinleyen birisi horlamanın belirli aralıklarla kesildiğini duyar. Bu sırada kan oksijen seviyesi düşer, karbondioksit seviyesi artar. Kandaki bu değişimler beyindeki merkezleri uyararak uyanmayıı sağlar.Uyku kesilince kişinin boyun kasları uyanıkken olduğu gibi normal kasılma gösterir. Hava yolu açılır ve hasta tekrar uykuya geçer.
Bütün bunlar çok kısa sürelerde yaşanır. Öyle ki, bu uyanmaları hasta sabahleyin hatırlamaz bile...
Bu nefes kesilme süresi bazen on saniye bazen de bir-iki dakika kadar olabilir. Bu soluksuz duraklamalar gece boyunda tekrarlanır. Sabaha dek elli yüz kez tekrar edenler bile vardır.

Uyku Apnesini Hazırlayıcı Faktörler 


Bu rahatsızlık özellikle metropollerde çok yaygınlaşmıştır. Bu rahatsızlıkta kişinin fizyolojik yapısının önemi olmakla birlikte, vücuttaki bağışıklık sisteminin bozulması, mide ilaçları, sinir ilaçları, ağrı kesiciler, antibiyotikler, anksiyeteler yani iç daralması iç burulması, kimyasal maddeler, hazır gıdalarda bulunan koruyucu maddeler vs de uyku apnesini hazırlayıcı faktörlerdir.


Örneğin fazla kilolu olanlarda olduğu söylenir. Oysa aynı şekilde köylerde ve kırsal alanlarda fazla kilolu olanlarda aynı rahatsızlığa rastlanmaz. Çünkü beslenme tabiidir, çevre kirliliği yoktur.
Çevre kirliliği, hava kirliliği deyip geçmemek lazım. Bütün bunlar burunda mukoza kalınlaşması meydana getiriyor. Farkında olmadan bir zaman sonra daralma oluyor. Hava akımı devamlı dengeli gelmediği için mekanik bir durum meydana geliyor. Kemikler eğriliyor. Yani oradaki fizyolojik mekanizma etkileniyor.Vücuttaki diğer fiziki rahatsızlıklar vücudun dengesini bozmakta, beyne oksijen akışını aksatmaktadır.

Bu deveran normal olmadığı zaman, vücut hücresinin mesaj alış verişi normalde saniyede otuzbine yakın iken yirmi bine belki on bine düşüyor. O zaman ilgili yerlere gerektiğinde yeteri kadar mesaj iletilemiyor. Bu aksama solunum sisteminde gerçekleşiyorsa, adına solunum sisteminde rahatsızlık diyoruz, başka bölgede etki ederse o bölgede rahatsızlık diyoruz.


İdeal Solunum ve Solunumu Engelleyici Faktörler
 

  • Burundan nefes almak, solunum için çok önemlidir. Hava burundan geçerken vücut ısısına göre ısınır, süzülür, toksik maddelerden arınır. Gerektiği kadar nemli olur.
  • Uyku apnesi rahatsızlığı olan birçok hastanın burnu tıkalı olduğu için ağızdan nefes alırlar.
  • O zaman ağızda kuruma başlar. Bu olaya vücut tepki gösterir ve küçük dil ve bademcikler daha da fazla büyür. Tabii burada dilin yapısı da önemli.
  • Dilin anatomik durumu pozisyonu, öne arkaya durumu çok önemlidir.
  • Toksik maddeler solunum kaslarının belirli şekilde belirli esneklikte kasılmasını engeller. Hava soluk borusundan rahatça geçemez. Bu yavaşlama bütün sistemi etkileyecek kadar önemlidir.
  • Solunumda yavaşlama veya duraksama olduğu zaman, beyne gerektiği kadar oksijen gitmez. Bu ise beyinde tahribat riskini oluşturur.
  • Yine alerjik ya da gizli alerjik bünyelerde reaksiyon sebebiyle küçük dil on santim kadar uzayabilir. Hatta öyle ki, nefes yolunu tamamıyla kapatabilir

Uyku Apnesinin Belirtileri Nelerdir 

  • Gürültülü horlama
  • Apne nöbetleri sırasında horlamanın duraklaması, geçici sessizlik dönemkleri
  • Uykuda aşırı terleme
  • Sabah dinlenmeden kalkma, gün içinde yorgunluk hali, uyuklama
  • Sabah baş ağrıları, ağız kuruluğu
  • Kişilik değişiklikleri, konsantrasyon eksikliği
  • Cinsel isteksizlik, yetersizlik

Uyku apnesi çocuklarda da görülebilir. Horlama, horlamayı takiben derin iç çekmler görülebilir. Genelde boyun gergin, baş yukarı doğru yatar ve ağız açık kalır. Gece kabuslar görebilir. Daha önceden tuvalet eğitimini almış bir çocuk altını ıslatmaya başlayabilir. Sabah zor uyanır, ve gün içinde uykulu olur. İlginç olarak bazı çocuklarda ise uyku apnesi hiperaktiviteye ve davranış değişikliklerine neden olabilir. Uyku apnesi olan çocuklar gün içinde genelde ağızdan solur.

Uyku Apnesinin Nedenleri Nelerdir



Uyku dinlenme anıdır. Nasıl hareket etmezken çalışan otomobil rölanti halindeyse, insan vücudu da uykuda tıpkı bu halde olduğu gibi rölantiye geçer. Uykuda iken, solunumda kullanılan kaslarımız da dahil, vücuttaki bütün kaslar uyanık haldekinden daha fazla gevşer. Bu gevşeme kimilerinde çok daha fazla olur. Öyle ki solunum tehlikeye girer. Soluk borusu kapanmaya yüz tutar.

Bir kısım insanda ise kaslar, uykuda normal bir dereceye kadar gevşer, fakat boyun pasajı normalden daha dar olduğu için uykuda kapanma yine gerçekleşir.Bazı vakalarda da problem beynin uyku da solunumu kontrol eden kısmındadır. Beyin, solunumu kontrol eden kaslara gerekli emirleri göndermeyi unutuyor gibi gözükür.

Bu durum niye böyle oluyor denildiğinde, somut belirtileri temel alan geleneksel tıp, kesin bir belirtisi yoktur der. Ancak bu durumu etkileyen birçok faktör vardır. Kişinin çocukluğundan itibaren yaşadığı her hal bünyenin geleceğini etkilemektedir.


Örneğin,


  1. Bünyede olan gizli alerji,
  2. Karaciğerdeki enzim salgılanma bozukluğu,
  3. Kulaklardaki arızalar,
  4. Kalın bağırsağın durumu, kabızlık, şişkinlik, gaz gibi şikayetler,
  5. Burun kemiklerinde deviasyon yani eğrilik,
  6. Burunda polip olması,
  7. Fazla kilolu olmak,
  8. Küçük dilin normalden uzun olması, çenenin dar ve küçük olması
  9. Solunum yollarında yaşanan birtakım problemler,
  10. Aşırı stres, ve yorgunluk
  11. Sigara, alkol, anti-depresan türü sakinleştirici ilaç kullanımı,
  12. Ses tellerinde farklı sebeplerden dolayı oluşan ödem,
  13. Toksik maddeler,
  14. Çevre kirliliği, egzos dumanları vs.
  15. Boyun rahatsızlıkları sebebiyle beyne giden oksijen azlığı, gibi bir çok faktör daha vardır.


Önemli Bilgi :

Uyku apnesi şikayeti olanlara bazen, derinlemesine bir araştırma yapmadan deniliyor ki:


  • Burunda deviasyon, yani kemik eğriliği var 
  • Burunda polip var
  • Genizde et var 
  • Küçük dilin uzamışlığı var

Ne yapacağız 



Minik bir operasyonla (ameliyatla) hiçbir şey kalmayacak.


Hasta bu öneriyi kabul ediyor ve operasyon gerçekleşiyor. Sonuç ?



Belirgin anatomik sebeplerden dolayı uyku apnesi sorunu olanlar büyük oranda rahatlıyor. Ama bazı hastalarda daha karışık bir tablo oluyor ve ameliyatla hiçbir şey değişmiyor. Yahut bir müddet rahatlama olsa da, çok geçmeden aynı rahatsızlık tekrar ortaya çıkıyor?


Eğer minik ameliyatlarla bu konuda gerçekten % 100 başarı elde edilebilseydi, sağlıkta gelişmiş Amerika gibi İngiltere gibi birçok ülkede, bu tür sorunlar tamamen ortadan kalkmış olurdu.


Oysa dünyanın her yerinde uyku apnesi henüz kesin çözümü olmayan rahatsızlıklar arasındadır.


Neden 


Çünkü anatomik yapısal bozukluk haricinde bu tür vakalar bazen sonuçtur. Sebebini ortadan kaldırmadan sonuca nasıl çözüm bulunabilir ki ?


Kişiden kişiye fark vardır.Klinik tecrübelerimizde yüzlerce vakada şunu gördük.Kişinin burnunda et olabilir, kemik eğriliği yani deviasyon olabilir, küçük dil daha uzun olabilir. Ama kişinin diğer organları iyi olabilir. Sağlığı yerinde olabilir. Örneğin kişi,
  • Sigara içmez, alkol kullanmaz.
  • Sindirim sistemi iyi çalışıyor ve kabızlık çekmiyordur.
  • Karaciğeri düzenli çalışıyordur.
  • Akşamları yemeklerini hafif yer.
  • Kendini fazla yormaz.
  • Tabi gıdalarla ekolojik beslenme sağlar
  • Bu kişide uyku apnesi rahatsızlığı gözükmez.
  • Bunun aksine, örneğin kişide burunda kemik eğriliği yoktur. Damakta polip yoktur. Genizde et yoktur ama uyku apnesinden şikayetçidir. Çünkü bu kişide boyun fıtığı, kabızlık, hazımsızlık, kulakta uğultu, çınlama, yüksek tansiyon vs varsa hasta yine horlama, ve uyku apnesi söz konusu olabilir.

Sizler için hazırladığımız uyku apnesi problemi ile ilgili makalemiz burada sona ermektedir, makalemiz umarız işinize yaramıştır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder