GÖZ TANSİYONU BELİRTİLERİ

Sizler için göz tansiyonu nedir, göz tansiyonu belirtileri nelerdir, göz tansiyonu neden olur hakkında yazı hazırladık.

Göz Tansiyonu Nedir

Halk arasında ”Karasu” olarak bilinen Glokom’un (göz tansiyonu) milyonlarca insanı etkileyen yaygın bir göz hastalığı olduğunu belirten uzmanlar, erken teşhisin önemine dikkat çekiyor.

Göz Tansiyonu Belirtileri

Hiçbir belirti vermeyen sinsi bir hastalık olarak biliniyor. Ancak düzenli göz muayenesi sırasında yapılan ölçümler ile tespit edilebiliyor. Zamanında teşhis edilip kontrol altına alınmadığı durumlarda körlüğe kadar varabilen görme kayıplarına yol açıyor.

Belirti görülen hastalarda ise, zaman zaman bulanık görme, sabahları belirginleşen baş ağrıları, geceleri ışıkların etrafında ışıklı halkalar görülmesi, göz etrafında ağrı, bulantı kusma gibi belirtilerle ortaya çıkıyor.

Önemli Bilgi Glokom’a bağlı görme kaybını engellemenin tek yolu erken tanıdır. Görme alanında glokoma bağlı belirgin hasar olmadıkça hasta bu kaybın farkına varamaz. Bu nedenle düzenli aralıklarla göz muayenelerinin ve gereğinde görme alanı gibi ileri tetkiklerin yapılması önemlidir. 

Glokom dünyada milyonlarca kişide görülen ve her insanda ortaya çıkabilecek bir hastalıktır. Bununla birlikte bazı faktörler hastalığın ortaya çıkma riskini artırabilir. Glokom riskini arttıran faktörlerin başında da ilerleyen yaş gelmektedir. 60 yaşın üzerindekilerde risk, 60 yaşın altındakilere göre 6 kat fazladır.

Göz Tansiyonu Nedeni

35 yaşın üzerinde, ailede göz tansiyonu yüksekliği olan, şeker hastası, kansızlığı bulunan, yüksek veya düşük vücut tansiyonu olan, yüksek miyop, yüksek hipermetrop ve migren hastalarında ortaya çıkma riski normalden daha yüksektir. Bunun için bu kişilerin görme sinirindeki hasarın erken tespiti amacıyla düzenli göz muayenelerini yaptırmaları gereklidir.

Göz Tansiyonu Tedavisi 

Göz tansiyonu tedavilerinde hastaların görme kaybı yaşamaması ömür boyu saülıklı görüş sağlaması temel hedeftir. Glokom tedavisi ilaç, lazer tedavisi ve cerrahi tedavi yapılmaktadır.  Tedaviye genellikle ilaçla başlanır, fakat sonuç alınmazsa lazer tedavisi  veya cerrahi yöntemler de denenmektedir.  Tedavi kişiden kişiye değişmekle beraber; erken yada geç dönemde teşhis konması, hastanın yaşı, ilaçlarını düzgün kullanıp kullanmaması gibi durumlarda belirleyici faktörler arasındadır. Tedavi görme kaybının düzeltilmesini sağlar ama eski haline tamamen döndüremez.